Zaman tünelleri, bilim kurgu ve teorik fizikte sıklıkla tartışılan, ancak şu ana kadar deneysel olarak kanıtlanmamış veya inşa edilmemiş olan bir konsepttir. İlk olarak Albert Einstein’ın genel görelilik teorisine dayanarak ortaya atılan bu fikir, uzay-zamanın bükülebilir olduğunu ve belirli koşullar altında geçmişe veya geleceğe doğru bir “tünel” oluşturulabileceğini öne sürer. Ancak, şu ana kadar zaman tünelleri oluşturmak için somut bir yöntem bulunmamaktadır ve bu konseptin gerçekleştirilebilirliği hala büyük bir bilinmezlik taşımaktadır.
Zaman tünelleri, genellikle bir kara deliğin etrafındaki uzay-zamanın özel bir şekilde büküldüğü bir çözüm olarak düşünülmektedir. Teorik olarak, bu bükülme, bir gözlemcinin zaman boyunca farklı bir hızda ilerlemesine izin verebilir ve böylece geçmişe veya geleceğe gitmesine olanak tanır. Ancak, bu konseptin gerçekleştirilebilmesi için bir dizi teknik ve teorik engel aşılması gerekmektedir.
Bununla birlikte, mevcut bilimsel bilgimiz çerçevesinde zaman tünelleri hakkında birçok soru işareti bulunmaktadır. Öncelikle, bu tünellerin istikrarlı bir şekilde var olup olamayacağı ve bir gözlemcinin bu tünelleri geçtikten sonra nasıl bir durumda olacağı belirsizdir. Ayrıca, bu tür bir teknolojinin yaratılması ve kontrol edilmesi için gereken enerji ve kaynaklar hakkında da çok az şey bilinmektedir.
Fizikteki mevcut çerçeve, zaman tünelleri oluşturmanın mümkün olduğunu gösterse de, bunun teknik zorlukları ve teorik belirsizlikleri göz önüne alındığında, şu an için bu konseptin gerçekleştirilebilir olup olmadığı konusunda kesin bir bilgiye sahip değiliz. Zaman tünelleri, bilim dünyasında heyecan verici bir spekülasyon kaynağı olmaya devam etse de, pratik uygulamaya dökülebilmesi için daha fazla araştırma ve geliştirme gerekmektedir.